Allah-ü Teala, kendisinin emir ve yasaklarına uyan, günah işlemekten sakınan, haramdan uzak duran ve kendisine inanan müminleri cennet ile müjdelemiştir. Müslümanların rehberi olan Kuran-ı Kerim’de vaat edilen cennet tasvir edilmiştir. Kuran-ı Kerim’de cennet tasviri şu şekildedir;
Rasûlüm! İman edip sâlih ameller işleyenleri şöyle müjdele: Altlarından nehirler akan cennetler onlar içindir. Ne zaman kendilerine cennet meyvelerinden bir şey ikram edilse, her defasında: “Bu, daha önce dünyada yediğimiz şey!” derler. Oysa bu rızıklar, renkte ve şekilde birbirinin benzeri, fakat tatta ve keyfiyette çok yüksek kıymette olmak üzere kendilerine ikram edilecektir. Orada onlara tertemiz eşler verilecek ve orada ebedî kalacaklardır. (Bakara Suresi 25. Ayet)
Cennetle cehennem arasında bir perde vardır. A‘râf üzerinde de cennetlik ve cehennemlikleri simalarından tanıyan adamlar bulunur. Onlar cennet ehline: “Selâm size!” diye seslenirler. Kendileri ise henüz cennete girmemiş, fakat oraya girmeyi şiddetle arzulamaktadırlar. (A’raf Suresi 46. Ayet)
Allah mü’min erkek ve mü’min kadınlara altlarından ırmaklar akan, içinde ebedî kalacakları cennetler ve Adn cennetlerinde çok güzel ve hoş meskenler va‘detmektedir. Allah’ın hoşnutluğu ise hepsinden daha büyüktür. İşte en büyük başarı ve kurtuluş budur. (Tevbe Suresi 72. Ayet)
Milyonlarca İhtiyaç Sahibi Var!
Milyonlarca ihtiyaç sahibine sen de destek olmak için bağışını yaz ve 'Bağış Yap' butonuna tıkla!
Allah-ü Teala, insanoğlunu dünyaya imtihan amaçlı göndermiştir. Allah’a karşı kulluk görevini yerine getiren, ona verilen nimetler için şükreden, insanlara iyilik yapıp yardıma muhtaç insanları gözeten insanlar, bu sınavı hakkıyla verip Allah’ın biz insanlar için yarattığı cennete gideceklerdir. Bu imtihan esnasında kullar, hastalık, fakirlik, üzüntü, keder ve daha pek çok zorlukla sınanmaktadır. Allah’a isyan etmemek, bizlere verdikleri nimetler için şükretmek, her zaman bağışlanma ve af dilemek hem Allah’ın rızasını kazanmak için hem de cehennem azabından korunmak için çok önemlidir.
Cennet Kelimesinin Anlamı Nedir?
Cennet kelimesi, Arapçada gizlemek, örtmek anlamlarına gelir. Kelimenin aslı olan Cenn, ayetlerde gizlemek manasıyla kullanılmıştır. Örneğin, Cenne aleyhi’l-leyl, ‘’gecenin üzerini örttü’’ demektir. Cennet kelimesinin ‘’gizlemek’’ anlamının dışında ağaçların bolca bulunduğu bahçe anlamı da vardır. Kuran-ı Kerim’de cennet tasviri yapılırken bu anlam daha fazla ön plana çıkmaktadır.
Aşere-i Mübeşşere Nedir?
İslam peygamberi Hz. Muhammed, vefatından önce 10 sahabeyi cennet ile müjdelemiştir. Cennet ile müjdelenen bu on kişiye Aşere-i Mübeşşere denir. Said İbnu Zeyd’in rivayetine göre Hz. Muhammed, bu on kişi ile ilgili şöyle buyurmuştur: ”Ebu Bekr cennetliktir, Ömer cennetliktir, Osman cennetliktir, Ali cennetliktir, Talha cennetliktir, Zübeyr cennetliktir, Sa’d İbnu Malik cennetliktir, Abdurrahman İbnu Avf cennetliktir, Ebu Ubeyde İbnu’l-Cerrah cennetliktir.”
Bunun üzerine sahabe ‘’Onuncu kim?’’ diye sordular. Hz. Muhammed bu soruya ‘’Said İbnu Zeyd’’ dedi. Bunun üzerine Zeyd, şu sözleri söylemiştir: “Allah’a yemin ederim. Onlardan birinin Resulullah (sav) ile birlikte yüzü tozlanacak kadar bulunuvermesi, sizden birinin ömür boyu çalışmasından daha hayırlıdır, hatta ömrü, Hz. Nuh aleyhisselamın ömrü kadar uzun olsa bile.” (Ebu Davud, Sünnet 9)